CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, Türkiye’de POS cihazları üzerinden organize edilen uluslararası kara para trafiğine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Karabat, sosyal medya hesabı X üzerinden yaptığı açıklamalarda, söz konusu yolsuzluğun büyüklüğüne dikkat çekerek yürütülen soruşturmanın sınırlı tutulduğunu ve bazı banka yöneticilerinin özellikle korunduğunu iddia etti.

Savcılık tarafından yapılan açıklamada, 2022-2024 yılları arasında 21 firmaya ait 312 POS cihazı üzerinden toplamda 47,5 milyar TL’yi aşan işlem hacmine ulaşıldığı ve 85 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildiği belirtildi. Ancak Karabat, gerçek işlem hacminin çok daha büyük olduğunu savunarak şu ifadeleri kullandı:

“POS cihazı işlemleri 2022’de değil, 2019’da başlamıştır. Gerçek işlem hacmi 47,5 milyar TL’den çok daha fazladır. İşlemler dolarla yapıldı, ancak kayıtlar TL olarak gösteriliyor. Buradaki işlem hacmi 120 milyar dolardan fazladır.”

“SADECE ALT DÜZEY YÖNETİCİLER GÖZALTINDA”

Karabat, operasyonun yalnızca Denizbank ve Şekerbank ile sınırlı kaldığını, diğer bankalara yönelik herhangi bir adım atılmadığını belirtti. Operasyonda yalnızca alt ve orta düzey yöneticilerin gözaltına alınmasına tepki gösteren Karabat, esas sorumluların üst düzeyde olduğunu vurguladı:

“POS cihazı sistemini kuran ve işleten, bankaların üst düzey yöneticileridir. Bu isimleri bankacılık sektöründe bilmeyen yok. Neden korunuyorlar?”

“ABD, BU AÇIĞI DİPLOMATİK KOZ OLARAK KULLANIYOR MU?”

Karabat, kara para trafiğinin Libya ve Irak üzerinden organize edildiğini, bu gerçeklerin kamuoyundan gizlendiğini ifade etti. Karabat’ın açıklamasına göre, söz konusu işlemlerden haberdar olan ABD’nin bu durumu Türkiye’ye karşı diplomatik koz olarak kullandığı yönündeki değerlendirmesi de dikkat çekti:

“POS cihazı üzerinden kara para aklama işi en başından beri biliniyordu. Ancak işin en sıkıntılı kısmı, tüm verilere ulaşan ABD’nin bu açığı diplomatik koz olarak kullanıyor olmasıdır.”

“YENİ HALKBANK SKANDALI KAPIDA!”

Vergi kayıplarının da milyarlarca lirayı bulduğuna dikkat çeken Karabat, soruşturmanın şeffaf biçimde yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Aksi halde bu sürecin, geçmişte yaşanan Halkbank skandalına benzer bir uluslararası krize dönüşebileceği uyarısında bulundu:

“Uyardık, yine uyarıyorum: Bu işin içinden ancak şeffaflıkla çıkılır. Kapatmaya çalışmayın. Vergisini ödememiş, kara para aklamış yapılarla iş tutanları korumayın. Milletin parasını geri alın.”